BM Kadın Dostu Kentler Programı Bursa Koordinatörü Burcu Üzümcüler, Büyükşehir Belediyesi Eşitlik Birimi çalışmalarının verimliliğine dikkat çekerek “Bursa pek çok konuda öncü konumunda” diye konuştu.
Tuğçe İÇÖZ BAĞÇAVAN
Birleşmiş Milletler Kadın Dostu Kentler programı Bursa Koordinatörü Burcu Üzümcüler,Bursa’nın kadın dostu kent olması için önemli bir çaba içerisinde. Üzümcüler yanı zamanda da bir kadın hakları aktivisti. Üzümcüler ile yaptığımız söyleşi, Türkiye’de, Bursa’da kadının konumunu ve yapılması gerekenleri de netliyor aslında.
Kadın dostu kent nasıl bir şey, nasıl olunuyor?
Kadınların kentteki sağlık, sosyal hizmetler, eğitim, istihdam olanakları, kaliteli ve kapsamlı kentsel hizmetlerden faydalanmaları, şiddete maruz kaldıklarında sığınabilecekleri güvence altında olabilecekleri yerlerin olması. Yerel yönetimlerin planlama ve karar mekanizmalarında yer almaları. Erkeklerle birlikte aynı kenti kullana bilmeleri için eşit bir biçimde olmasını sağlayan kentlere biz kadın dostu kent diyoruz.
Kadın Dostu Kentler programının ortakları, destekçileri kimlerdir?
Program ortakları İçişleri Bakanlığı Mali İdareler Genel Müdürlüğü, Birleşmiş Milletler (BM) Nüfus Fonu Kalkınma Programı ve İsveç Büyükelçiliği. 2011 yılından bu yana programı İsveç Büyükelçiliği Finanse ediyor. Birleşmiş Milletler de teknik desteğini veriyor. Kadın dostu kentler projesinde İç işleri Bakanlığı Mali İdareler Bölümü’nde işin Valilik ve kamu kurumları ve resmi yazışmalara destek veriyor. Her 12 ilde benim olduğum gibi yerel koordinatörler var.
Programa başlandığı süreçte ilk tepkiler nasıldı?
Program başladığında da önce şu algı oluşuyordu sanki sadece kadına özgü kadının gidebileceği yer gibi algılanıyordu. Aslında kadın sorunu demek dezavantajlı guruba girdiği için kadın sorunu demek. Siz kenti eşitlemeye çalışıyorsunuz, bundan herkesin yararlanmasını sağlamaya çalışıyorsunuz. Bu yüzden de dezavantajlı cinsiyetin adına ‘kadın dostu kent’ diyorsunuz. Siz kenti kadın dostu yaptığınız zaman zaten eşit ve adil bir kent yaratmış oluyorsunuz.
KENTLER VE KADINLAR
Kentlerin kadın ve erkekler üzerinde ki farklı etkilerine örnek verir misiniz?
Kentte yaşarken kadınlar ve erkeklere kentin etkileri birbirinden daha farklı. Örneğin: sokağa çıktığında kanalizasyon borusu patlayıp her yer çamur ve su olduğunda bu erkeği nasıl etkiliyor? Erkek sokağa çıkıyor ve üzeri çamurlanıyor o gün işe öyle gidiyor. Peki, kadın nasıl etkileniyor? Çocuklarım ve eşimin de her yeri pislendi diyor. Daha çok çamaşır yıkadım, daha çok emek verdim, daha çok zaman ayırdım diyor. Uluslar arası bir örnek vermek gerekirse Kanada’da hayata geçirilen ‘Duraksız gece otobüsleri’. Kadınları belli bir saatten sonra durakta bekledikleri zaman o duraktan geçen her otobüsün alması ve onları bırakırken evlerine en yakın hatta evlerinde olan duraklara bırakılması.
KOORDİNASYON MEKANİZMASI
Kadın dostu kentler kapsamında illerde neler yapıyorsunuz?
Biz illerde bir mekanizma kuruyoruz. İl kadın Hakları Koordinasyon Kurulu dediğimiz bir kurul var. Ve bu kurul aslında tüm kamu kurumlarının, belediyeleri, meslek odalarını, sivil toplum kuruluşlarını içinde barındırıyor. İlin yerel eşitlik eylem planını hazırlıyor. Ve kentte ki kadın ve kız çocuklarının güçlenmesi için sorunları saptayarak bunların kamu kurumları ve STK iş birliği ile çözülmesini sağlıyor. En önemli noktası kamuyu, STK’yı, meslek odalarını, belediyeleri bir araya getiriyor. Başbakanlığın genelgesi ile oluşturulmuş. Bütün yerel meclisler içerisinde kadın erkek fırsat eşitliği komisyonları var. Nasıl Türkiye de TBMM’de var bunlar da yereldeki meclis komisyonları. Bu komisyonlarda eşitlik birimleri ile paralel çalışmak durumunda olan komisyonlar. Birimler ihtiyacı ortaya koyuyorlar ve komisyonlarda bunları meclisten geçiriyorlar.
Bursa’da nasıl bir sistem izlediniz?
Bursa’da diğer illerden farklı bir mekanizmayla gitti. 2011’de program başlayınca il kadın hakları koordinasyon kurulu Bursa’da da kuruldu. Ve bu kurulla birlikte biz elde olan kadına özgü cinsiyete dayalı bütün verileri topladık. Kadının Bursa ilindeki durumunu saptadık. Bunu saptadıktan sonra yerel eşlik eylem planı hazırladık.. Tabi bu süreç içerisinde tüm kamu kurumlarının içerisinde bu çalışmalara katılacak eşitlik birimleri oluşturduk Büyükşehir Belediyesi içerisinde kuruldu çünkü bizim programın en büyük özelliği büyükşehir belediyelerinin imzaladığı bir taahhütname var. Bu taahhütnameyi belediyeler imzalıyor ve diyorlar ki ‘Biz kadın dostu kent olmaya adayız’. Bu arada aynı illerin valilikleri de işin içine girmiş oluyor. Yerelde de ana ortağı valilik ve belediyeler. Sivil toplum kuruluşlarının bunun izlemesini yapan ve bunun oluşturulmasını sağlayan kısmı da STK’lar oluyor.
BURSA ÖRNEK OLDU
Yerel eylem planız var mı?
Biz Tamamen bütün güç ve motivasyonumuzu Belediye üzerine odakladık ve çalışmalarımızı eğitimimiz belediyeler üzerinde yaptık. Bu tip bir programda belediye odaklı çalışırsanız ne çıkar? Gerçekten belediye atağının yararlarını görüyorsunuz ortaya çıkanlarla. Bursa’da da önemli gelişmeler oldu. Büyükşehir Belediyesi diğer tüm illere örnek olacak bir çalışma yaptı. Bursa büyükşehir belediyesi başkanı bir iç genelge yayınladı. Bu iç genelge de bütün birimlerine dedi ki ‘Yaptığını bütün çalışmaları toplumsal cinsiyet eşitliği gözeterek yapılmasını istiyorum’ ve bunları da alt maddelerle oluşturdu. “ Kentsel hizmetler, park bahçe hizmetleri, çevre düzenlemeleri, ulaşım gibi hepsinde toplumsal cinsiyet eşitliğini yaygınlaştırarak daha eşit bir kent oluşturmanızı istiyorum” dedi. Ve bu Türkiye de ilk oldu. Bizim için önemli bir gelişmeydi bunun yapılması.
Siz nasıl bir katkı sundunuz?
Belediyeye özel yerel eylem eşitlik planı hazırladık.. 2013, 2015 yerel eylem eşlik planı dedik. Bunu Büyükşehir Belediyesi yerel meclisinde onayladı, bütçe ayırdı. Bütçe ayrımından sonra Eşitlik birimi çalışmaya başladı. Eşitlim Birimi, Eşitlik Komisyonu ile çalışmalarını yürüttü. 2014’ün başına kadar ve çalışmaları hala devam ediyor. Şimdi belediye stratejik plan hazırlık aşamasında odak gurup ve performans toplantıları yapılıyor. Emekte somut bir çalışma yapılıp aile ve rehberlik merkezi açıldı. Ve eşitlik biriminden bir arkadaşımız da orada çalışmalarını sürdürüyor. Osmangazi belediyesinde somut bir adım olarak toplumsal cinsiyet eşitliğini eğitimine başlandı. Şuanda devam etmiyor ancak bir çok personele bu eğitim verildi.
Peki bunu nasıl gerçekleştirdiniz?
Biz 12 ilden kamu kurumları, STK ya da belediyelerden seçilmiş 5 er kişiye 3 gün boyunca toplamsal cinsiyet eşitliği eğitici eğitmeni eğitimi verdik. Bizim de şuan ilimizde büyükşehir belediyesinden katılan 2 arkadaşımız vardı bunlardan bir tanesi zaten eşitlik birimi sorumlusuydu Ayşegül Öcalan diğeri de uzman psikolog arkadaşımız yine büyükşehir belediyesi çocuk merkezi sorumlusu. STK’lardan katılımcılarımız oldu ve Osmangazi belediyesinden 1 katılımcımız oldu. Bu arkadaşlarımız toplumsal cinsiyet eşitliği eğitici eğitimi aldıkları için kendi kurumlarında bu çalışmaları yapma şansına sahipler.
KURUMLAR ARASI İŞBİRLİĞİ
Başkaca kurumlarla işbirliği gerçekleştirdiniz mi?
Bunun dışında TEPAV vakfı ile bir çalışma yaptık. Cinsiyete dayalı veri toplama, cinsiyete dayalı anket hazırlama, cinsiyete dayalı göstergelerin belirlenmesi diye ilimizde olan eşitlik birimlerini merkeze götürdük.. En son 2014 de meclis üyeleri seçildi. İlk eğitimimizi yine Ankara’da yaptık. Kadın erkek fırsat eşitliği komisyonuna seçilen yerel meclis üyelerini Ankara’ya davet ettik. Ve orada onlara toplumsal cinsiyete duyarlı yerel hizmet sunumu eğitimi verdik. Aslında en önemli kilit nokta bu işi yapan meclis üyeleri. Çünkü o zihniyeti yerel meclise yerleştirmek açısından büyük önem taşıyor.
Peki, Bursa’da şuan ne yapıyorsunuz?
İl kadın hakları koordinasyon kurulu 2012 de yerel eşlik eylem planını hazırlayıp valilik kısmını bırakıp belediye odaklanmasına geçtikten sonra toplanmadı. Sonrasında vali değişimi oldu. Ama biz neyi fark ettik belediye odaklı çalıştığınız zaman bir iki yerde eksik kalıyorsunuz. Yani il kadın hakları koordinasyon kurulunu aradığınız bir nokta var. O da nedir, özellikle kadın sağlık ve kadın eğitim kısmı. Çünkü kadın ve sağlık, kadın ve eğitim sadece kurumun aktif olabileceği yani il milli eğitim ve il sağlığın kısımlarının etkin olabileceği belediyenin sorumluluk alanına giren bir kısım hizmet. O zaman sizin yerel eylem eşlik planınızın önemli bir bölümü eksik kalıyor. Bu sebeple Bursa ilinde tekrar il kadın hakları koordinasyon kurulu toplanması gerektiğini valimize vali yardımcımıza sunduk.
HİBE PROJELERİ
Hibe projelerinden de söz eder misiniz?
Programın en önemli noktalarından biri de hibe projeleri var. İllere hibeler veriyoruz. 2014 2013 yılında verdiğimiz ilk hibelerde 4 bin dolar verdik. Küçük bir meblağdı. Bu 4 bin dolarlık hibeyi almaya 20 proje hak kazandı 12 ilde. Bu 20 proje içerisinde de Mor Salkım Kadın Dayanışma derneği de vardı. Bu yıl bursa da ona yakın tekrar hibe açıldı 25 bin dolarlık 10’a yakın dernek başvuruda bulundu. Şuan 3 dernek ön değerlendirmeyi geçti. Web sitesinde de yayınlandı biri Uludağ Soroptimis Derneği, sosyal politikalar merkezi derneği SOMER ve Koza Kadın Derneği üçü ön değerlendirmeyi geçti.
HİBENİN AMACI
Peki, hibeyi vermenizin asıl amacı ne?
Asıl amaç şu: ilin yerel eşitlik eylem planının hedeflerinden herhangi birine hizmet eden bir hibe projesi olması gerekiyor. Yani herhangi bir kadın-sağlık, kadın- eğitim, kadının kentsel hizmetten yararlana bilmesi gibi alanlarda bir konu seçiyor. Ama yerel eşitlik eylem planı içerisinde yer alan bir hedefe hizmet ediyor.. Mor Salkım Kadın Dayanışma Derneği ile gerçekleştirilen ‘Şiddetsiz bir dünya’ydı. Şiddetsiz bir dünya projesinde alan çalışması yapıldı. Elmas bahçeler, soğanlı ve Emek mahallelerinde 3 mahallede kadın ve erkeklerle çalışıldı ve ayrı ayrı atölyeler yapıldı. ‘Şiddetin farkında mısınız?’ denildi. Ayrıca dilek ağacı bu üç mahallenin Pazar yerlerinde dolaştı. Ve ortak seminerlerde verildi. Şiddet türleri, şiddetin yaptırımlarıyla ilgili ve alınan sonuçlarda şu görüldü: insanların şiddetin farkında olduğu ama bunun ne şiddeti dahil olduğunu bilmedikleri. Erkeklerde bunun farkında vardılar şiddet uyguluyoruz farkındayız aslında… Farkında olmaları önemliydi. Yani bunları da kendi el notları ile yazdılar. Yüzde 52 erkeğin bunun farkında olduğu ortaya çıktı.
SAHA ÇALIŞMASININ ÖNEMİ
Alan çalışmaları neden önemli?
En somut projeler hibe odaklı projelerdir. Bizim programın altında verilen hibeleri bu yüzden çok önemsiyorum. Siz gerçekten alandan bir şey çıkarmış oluyorsunuz. Biz biraz daha işin kurumsal tarafını ortaya koyuyoruz. Diğer taraftan hibelerle iş birlikleri ortak çalışmayı sağlamış oluyor. Örneğin büyükşehir Belediyesi Eşitlik Birimi’nin hazırlamış olduğu bir broşür var. Bu broşürde kendini anlatıyor. Eşitlik birimi ne yapar? Neler yaptı? Önemli bir broşür. Buda Türkiye’de ilk defa bizim ilimizde yapıldı. Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin hazırlamış olduğu bazı broşürler var.
Şiddete karşı yol haritası sunuluyor mu?
Şiddet görürsen izleyeceğin yol, ailenin korunmasına yönelik kamu kurumlarının yol haritası. Daha önce Valilik tarafından yapılmıştı. Bu eşitlik birimi Büyükşehir Belediyesi’ne geçen sosyolog arkadaşımız var Pelin Fehmi önce Valilik ile birlikte hazırladığını belediyeye uyguladı. Çokta güzel bir çalışma oldu. Yönlendirici ve en azından diğer belediyelere de dağıttılar. Kadınlar geldiği zaman bir yol haritası olmuş oldu. Bunlar somut ve güzel örnekler. Avrupa yerel yaşamda kadın erkek eşitlik şartı var. Bu anlaşmayı ilk Trabzon Belediyesi imzaladı. Bizim programımız içerisinde olan. Daha sonra bursa ve Gaziantep imzaladı. İlk üç oldu. Kendi Bursa da bunu imzalayanlar arasında yer aldı. Hatta BM Nüfus Fonu olarak da Büyükşehir Belediye Başkanımıza bir teşekkür belgesi takdim ettik.
KADIN STK’LARININ GÜÇLENMESİ
Programın başkaca amaçları var mı?
Programın bir diğer amaçlarından biri kadın sivil toplum kuruluşlarının güçlendirilmesi. Güçlenmelerine yardımcı olmak için çeşitli eğitimler verdik. Fakat Bursa’da genel anlamda şunu görüyorum ben proje eğilimli değil kadın sivil toplum örgütleri. Mesela 10 proje içerisinde iki tanesi kadın derneği. Proje derneği sistemsel bir hale getiriyor. Ortaklıklar sağlandığı için çok daha güçleniyorsun.
Yerel seçim öncesi bütün belediye başkanlığına aday olanları TBMM de sandalyesi olan bütün partileri Ulusal Koordinatörümüzle beraber illerde ziyaret ettik. Ve dedik ki eğer belediye başkanı olursanız ‘Sizden kadın dostu kent taahhütnamesini imzalamanızı ve bununla ilgili çalışmaya devam etmenizi istiyoruz.”
FARKINDALIKLARIN OLUŞMASI
Saha çalışmalarında farkındalık oluştu mu?
Aslında mahalle komitesinin içerisinden örnek alındı yani tespit edilen mahallelerde toplumsal cinsiyet eşitliği, kentsel hizmetler, insan hakları konusunda farkındalık yaratılması sağlanıyor. Bu farkındalıktan yola çıkarak yaşadıkları mahallelerde yerele özgü ihtiyaç ve sorunları tespit ediyorlar ve bu sorunları İl Kadın hakları Koordinasyon üyeleri aracılığıyla kamu kurum ve kuruluşlarıyla diyaloga geçiyorlar. Her mahallede belirlenen lider kadınlar var. Bu lider kadınlar kendi ekiplerini oluşturuyor ve bu kadınlarla birlikte eğitim çalışmalarını yapıyor. bu konuda çok etkileyici örnekler var. Mesela Urfa’da 10 çocuklu bir kadın mahalle lideri. Evet, bu işte kadın çalışması, kadını aktive ediyorum ben bu programla diyorsun. Kadın orada kendi oluşturduğu grup ile birlikte bu eğitimler veriyor. Ve bu eğitimlerden sonra kendileri tespit ediyorlar. Mahallelerinde ne sorunlar ne ihtiyaçlar var. Kendi sorununu kadın kendisi ortaya koyuyor. Ondan sonra hem bunu il kadın hakları koordinasyon kurulu aracılığı ile, valilik olsun belediye olsun ilgili hangi kurumlarsa şikayetlerini birebir kendileri iletiyorlar. Bu çalışma önemli çünkü direk kadına dokunuyorsun. Bizim ilimizde yok bu çalışma. Bu uygulama 6 il de mevcut. orda bir modül çıkıyor ortaya bu iş nasıl başlanır ve nasıl devam eder diye.